En ünlü ikram şirketi DO&CO, Abu Dhabi’de gerçekleşen Formula 1 Grand Prix’ide 20 bin kişiye yemek sunumu gerçekleştirdi

DO&CO’nun patronu Attila Doğudan yerel ürün, taze yemek kültürünü bu kez tam anlamıyla uçaklardan yere indirdi. Hürriyet yazarı Uğur Cebeci’de gözlemlerini bugünkü köşe yazısına taşıdı.

İşte Uğur Cebeci’nin bugünkü köşe yazısı:

Genellikle havada sunulan yemeklerle çok ilgilenirim. Tazelikleri ve her şeyden önce hijyen şartları ilgi alanımdadır. Dediler ki, DO&CO günde milyon tepsi uçak yemeği hazırlıyor. Dünyanın dört bir yanında bu taze yemekleri, çoğu yerel ürünlerle gerçekleştiriyor. Bunu biliyoruz zaten ama aynı anda, aynı yerde 20 bin kişiye yemek vermek ne demek? Nasıl hem taze hem yüksek hijyen şartlarında ve Abu Dhabi gibi sıcak bir coğrafyada, üstelik devasa bir çadırda bu yemekler imal edilir DO&CO Türkiye’nin kurumsal lideri Şeyda Güven yerdeki bir ikramı görmem için çok ısrar etti. Kaç yıllık arkadaşım. Kalktım gittim.

İMALAT ÇADIRINI GÖRDÜM

Daha geçenlerde Grand Prix Las Vegas’da yapmışlardı. Ama gidememiştim. Orada da 20 bin kişiye yemek verilmişti. Üstelik 2 bin 500 kişilik bir ekip çalışmıştı. Aslında DO&CO 32 yıl Formula, 20 yıl UEFA ikramlarının ardındaki şirketti. Abu Dhabi’de YAS adasında önce ikram imalat çadırını görmek istedim. DO&CO’nun mutfak ekipmanları Amerika, Avrupa, Ortadoğu gibi birçok noktada özel olarak depolanıyormuş. Nerede bir etkinlik varsa oraya naklediliyor ve yakın yerlerden kiralanan dev çadırların içine kuruluyormuş. Önce hijyen şartları maksimum seviyede sağlanıyormuş.

20 BİN KİŞİLİK ZİYAFET

Önce Abu Dhabi’de 2023 Grand Prix ikram imalatı için kurulan dev çadıra gittim. Onlarca şef çalışıyordu. Çadırın içinde sadece bin kişilik personel yemekhanesi bile yapılmıştı. Soğuk odalar saymakla bitmezdi. Attila Doğudan heyecanla bütün imalatları anlatıyordu. Yerel ürünler dışında Yeni Zelanda, Avusturalya’dan getirilen etlerin pişirilmesine kadar her şeyi gösterdi. Çok etkileyiciydi.

Birbirinden şık restoranlar hazırlanmıştı. Yarışların izlendiği yerlerin hemen arkasında yer alıyordu. Padock Kulüplerin restoranları birçok kentteki restorandan daha şıktı. 20 bin kişi bu ve benzeri restoranlarda yemek yiyordu.

SALONDA BURRATA

Yarışları beklerken mükemmel ziyafetler birbirini izliyordu. Ayrıca lokantalardan birinin içinde tamamen doğal ürünler ve doğa dostu ekipmanlarla, bir usta Burrata peyniri yapıyordu. Orada taptaze, süt kokulu peynirler. Bir başka köşede ise taze makarna imal ediliyordu. Bu makarnalar harika soslarla birleşip anında masalara servis ediliyordu. Bir başka köşede hazırlanan incik değişik soslarla müşterilerin önüne gidiyordu. Gerçek bir lezzet cümbüşü yaşanıyordu. Gurme Mehmet Yaşin’in deyimi ile damak çatlatan değil patlatıp darmadağın eden lezzetler alkışları topluyordu. Elbette çoğu zaman dışarıdan çevreyi yırtan yarış otomobillerinin sesleri geliyordu. Pistlerdeki teknoloji savaşı da beni çok etkiledi. Ama bir çadırdan, mükemmel çadırdan mükemmel salonlara ulaşan yemekler, gökyüzü ikram ustasının yeryüzündeki müthiş imzası beni çok etkilemişti.

TAZE YEMEK YEREL ÜRÜN

DO&CO’nun hem havada hem de yerde ana sloganı ‘Taze Yemek’ idi. Ama son yıllarda müşterilerinden yani havayolu şirketlerinden gelen isteklerle de yerel ürünleri daha fazla kullanmaya başlamıştı. Attila Doğudan Abu Dhabi’de de her biri dünyanın birçok yerinde iyi restoranları deneylemiş 20 bin kişiden fazlasına bin kişilik ekiple kusursuz yemekler sundu. Viyana merkezli DO&CO şirketinin patronu Attila Doğudan ikram anlayışını şöyle anlattı:

“Uçak ikramı meşakkatli bir iştir. Yolcular yukarıda kolay kolay her şeyi beğenmezler. Biz bu işte yıllar önce yola çıkanken, donmuş ürünü aklımızdan atarak kolları sıvadık. Donmuş ürünle çalışmak kolaydır. Bozulma riski azdır. Sizi zamanla yarıştırmaz. Ama öyle yapmadık, en başta hijyen ve taze ürün için maliyetleri yükseltse bile vazgeçilmez bir slogan haline getirdi. Son yıllarda hem uçak işletmecileri yani havayolu şirketleri, hem de iş yaptığımız bölgelerden yerel yiyecek alımı için istekler geldi. Zaten yerel pazarlardan yiyecek alıyorduk ama şimdi bu alımların çeşitliliğini ve miktarını arttırdık.

VİYANA’DA AR-GE ÜSSÜ

Birkaç gün içinde 20-25 bin kişiye en üst salonlarda, en iyi taze ürün, en iyi malzeme ve ekipmanla yemek vermek ve onları memnun etmek dünyadaki zor işlerden biri. Bu yüzden bütün sorumluluğu üsleniyoruz. Soslardan tutun da makarna imalatına kadar kendimiz yapıyoruz. Ama örneğin baklava, Türkiye’de en iyi yapan yerden alıp, çok kısa süre içinde merkezlerimize getiriyoruz. Bu tip hazır dışalımlarımız 5-10 kalemi geçmez. Dünyanın çok değişik coğrafyalarında, çok değişik damak tatları olan binlerce insana en uygun formüllerle yemek yapıyoruz. Viyana’daki Ar-Ge üssümüzde onlarca aşçı çalışıyor. Sürekli dünya mutfağından testler yapıyorlar. Şimdiye kadar ister Japon olsun ister Afrikalı, herkese kendi damak lezzetini sunduk. Ortak lezzetler konusunda da başarı sağladık. Büyüme sırrımız bu. İnsana hizmet, değil kusursuz hizmet. Sadece karnını doyurmak değil, aklını ve isteklerini doyurmak, karşılamak. Gökyüzünde ve yeryüzünde taze yemek asla vazgeçemeyeceğimiz sloganız.”

TAMAMEN YAPAY YAS ADASI

Bu ada Birleşik Arap Emirlikleri’nin Başkenti Abu Dhabi’de bulunan tümüyle yapay bir ada. 2023 Abu Dhabi Grand Prix’inin gerçekleştirildiği Yas Adası 2009’dan beri Formula 1 Abu Dabi Grand Prix’ine ev sahipliği yapıyor. Yas Marina Pisti çevresindeki oteller sayesinde ulaşım sorunu bulunmuyor. Ayrıca Ferrari World Abu Dhabi, Yas Waterworld Abu Dhabi, Warner Bros’da burada. Adanın yüz ölçümü 25 kilometre kare ve en geniş yeri 6.2 kilometre. Bu yıl Grand Prix Abu Dhabi’nin şampiyonu Max Verstappen oldu. Verstappen bir sezonda 19 rekor kıran Belçikalı Hollandalı Formula 1 pilotudur. Red Bull Racing kokpitinde katıldığı bu yarış ile adını Grand Prix dünyasına altın harflerde yazdırdı.

patronlardunyasi.com